Satranc Dunya Sampiyonlugu

Birinci Perde: (1800'ler)
Viyana'da, Londra'da, Paris'te surda burda kahvelerde cesitli insanlar satranc oynamaktadir. Maclar vurdulu kirdili gecmektedir. Kimisi digerlerinden daha iyi oynamaktadir. Aralarinda satranc dersi vererek para kazanan uc bes kisi de vardir.

Sonra tum camia anlasir ki, en iyi iki oyuncu Steinitz ile Zukertort'tur. Bunlar arasinda bir mac duzenlensin, en iyi kimmis anlasilsin fikri cikar. Bu iki eleman bilmiyorum artik, belki bir kahvede, veya belki bir otel lobisinde 30 mac uzerinden oynarlar. Oyunlarda zaman siniri yoktur. Steinitz kazanir. Ilk "Dunya Sampiyonu" olur. Macta para odulu yoktur.

Ikinci Perde: (1880-1946)

Cesitli sehirlerde iyi oyuncularin davet edildigi satranc turnuvalari duzenlenmektedir. Iyi ve aktif bir oyuncu yaklasik yilda bir tane katilacak kuvvetli bir turnuva bulabilir. Rating sistemi yoktur. (Daha once yaptigin tum maclara ve karsilastigin oyuncularin kuvvet derecelerine gore her oyuncuya bir 'puan' veren sistem)

Satranc Sampiyonlugu babadan ogula degil ama, ustadan ciraga gecer gibi el degistirmektedir. Kendine guvenen oyuncu, sampiyonu unvan macina davet eder. Kabul edip etmemek sampiyonun elindedir. Kimisi bes yil, on yil mac yapmadan sampiyon kalir. Arada, asil daha tehlikeli gordugu rakibinin degil, daha 'yumusak' buldugu rakibinin mac davetini kabul edenler olur. Kimisi mac icin para ister; sponsor bulup maci parali yapma gorevi digerine aittir. Para odulleri birkac bin dolar mertebesindedir. Maclar da yirmi otuz oyun civari surer.

Capablanca ismindeki sampiyon, on yil boyunca hic mac kaybetmemistir. Satrancin bittigini ilan eder, yakinda kendisi gibi hic mac kaybetmeyen baska ustalarin da cikacagini, tum maclarin berabere bitecegini ongorur.

Ucuncu Perde: (1946)

Alekhin, sadece gozune kestirdigi en zayif rakip olan Euwe'nin unvan maci teklifini kabul edip diger teklifleri savusturmak suretiyle dunya sampiyonlugunu kimselere kaptirmamayi basarmistir. Ve fakat her fani gibi o da bir gun olur. Kefenin cebi yoktur, ve de dunyevi unvan dunyada kalir. Simdi ne olacaktir?

O sirada minik bir organizasyon olan FIDE ortaya atilip der ki, dunya sampiyonlugu olayini gayri ben ustlenecegim. Alti kisi secip bir turnuva duzenler. Eski sampiyon Euwe, tam o siralarda Alekhin'i maca davet etmis Botvinnik, ve son zamanlardaki turnuvalarda basarili olmus dort oyuncu daha turnuvaya davet edilir. Biri gelmez. Bes kisilik turnuvayi Botvinnik kazanir. Yeni dunya sampiyonu olur.

Dorduncu Perde: 1946-1990

FIDE dunya sampiyonlugu olayini kurallara baglamistir. Uc yilda bir tum dunyada komsu ulkeler arasinda turnuvalar duzenlenir. Her ulkenin belirli bir kontenjani vardir. O lokal turnuvalari kazananlar, daha buyuk turnuvalara katilir. Geriye elene elene sekiz kisi kalir. Bunlar eleme usulu oynarlar. Geriye kalan son kisi mevcut dunya sampiyonu ile oynamaya hak kazanir. Dunya sampiyonunun fikri sorulmaz.

Satranc turnuvalari tum dunyada yayginlasmis ve daha cok para odullu olmustur. Profesyonel oyuncularin sayisi bes on degil, binlerle ifade edilir olmustur. Daha onemlisi, komunist devletler ve ozellikle Sovyetler satranc oyuncularina buyuk olanaklar sunmakta, maas vermektedir. Tum sampiyonlar Sovyetlerden cikmaktadir. Rating sistemi yururluktedir.

Soguk savasin ortasinda Amerika'dan Fischer adinda yetenekli bir oyuncu cikip unvan macina hak kazaninca yer yerinden oynar. Fishcer kapitalist bir toplumda yetismistir, profesyoneldir ve baska bir geliri yoktur. Gozu paraya doymaz, cesitli simarikliklar yapar, 'oynamam haa' der. Amerikan zenginleri hur dunyanin serefini korumak uzere sponsorluk yaparlar. Diger maclarda birkac bin dolar dolayinda olmus olan odul, milyon dolar seviyesine yukselir. Maci Fishcer kazanir. Satranc pek bir populer olur.

Fischer uc yil sonraki unvan macina cikmaz. Boylece yasarken efsane olur.

Maclar yirmidort oyun uzerinden oynanmaktadir. Dusunme suresi kirk hamle icin iki bucuk saattir.

Besinci Perde: Soguk savas sonrasi

Sovyetler dagilinca satranc da dimdizlak kalmistir. Iyi oyuncularin cogu Bati'ya goc eder. Turnuva odulleri hala fena degildir, ama tabii, boks, tenis, basketbol vesaire kadar cok para yoktur bu iste. Daha onemlisi, artik devletten maas yoktur; turnuva kazandigin surece para alirsin. Cok gelecek vaad eden oyunculardan, avukatlik, doktorluk, muhendislik, her neyse, asil mesleklerine donenler olur.

Dunya sampiyonu Kasparov'dur. Degismez rakibi Karpov'la kac mac yaptigini o da unutmustur. Her seferinde (24 maclik oyunlarin sonucunda) ya berabere kalip ya da bir farkla kazanip unvanini koruyabilmistir. Ama bu sefer FIDE'ye bir nedenle bozulur, unvan macina cikmaz. Unvan geri Karpov'a gecer. (Karpov ilk sampiyonlugunu da Fishcer maca cikmayinca elde etmistir) Kasparov, FIDE'ye alternatif bir organizasyon kurar. Orada maclar yapar, kendini *gercek* dunya sampiyonu ilan eder.

Ortada boylelikle iki dunya sampiyonu vardir. O sirada Fischer de yirmi yil aradan sonra ortaya cikar. Asil sampiyon benim der. Bu yirmi yilda Fischer satrancini ilerletmediyse bile Neo-Nazi, Sirp sempatizani, Anti-Semitik, bi miktar paranoyak vesaire vesaire olmustur. Unvan sahibi oldugunu kanitlamak icin Karpov veya Kasparov'la degilse bile yirmi yil once yendigi adamla mac yapip bir daha yener. Arkasindan satrancin bittigini ilan eder; 8x8 tahtanin 10x10'a cikarilmasini onerir.

Satranca ilgi giderek azalmaktadir. Modern dunya insaninin oyuna ayiracak vakti yoktur. Arti uzun uzun maclar rating almamakta, ilgi cekmemektedir. FIDE dusunme surelerini kisalttikca kisaltir. En son tum mac icin onbes dakika sureyle oynanmis oyunlari bile ratinge dahil eder olur.

Bu sirada bilgisayarcilar tavla, bric ve go da agizlarinin payini almis, fakat dama dunya sampiyonlugunu ele gecirmislerdir. Yeni hedefleri de satranctir. IBM Deep Blue programiyla Kasparov'u maca davet eder. Bir suru para koyar. Kasparov resmi sampiyon degildir ama dunyanin en iyi oyuncusudur. Ama yavastan yaslanmaktadir. Kefenin cebi olmadigi Alekhin orneginde de gorulmustur, fakat Kasparov'un 'son insan dunya sampiyonu' olma gibi bir cin fikri vardir. Bu satirlarin yazari, yeni bir genc yetisip unvani elinden almadan pasa pasa makineye devretmeyi istediginden suphelenmektedir.

Kasparov'la Deep Blue alti oyun uzerinden oynarlar. Deep Blue bir farkla kazanir. Ama dunya sampiyonu olamaz. Zira dunya sampiyonu olmanin proseduru bu degildir. Zaten de Kasparov resmi dunya sampiyonu degildir. Macin ertesi gunu IBM'in hisseleri tavana vurur. Yine ayni gun Deep Blue IBM tarafindan yok edilir. Boylece efsane sayisi bir artar.

Kasparov satrancin bittigini ilan eder, maclara birer pc ile cikilip bilgisayarlara danisa danisa oynanmasini onerir.

FIDE hic kimsenin ciddiye almadigi bir kurum haline gelmistir. Ayrica parasizliktan kivranmaktadir: bir ara rating hesaplarini bile yapamaz hale gelmistir. 2000 olimpiyatinin duzenlenmesini Turkiye'ye vermesinden de anlasilacagi uzere her konuda son derece mantiksiz tavirlar icindedir.

Satranccilar maclar icin bol para talep etmeye devam etmektedir; fakat ne FIDE ne de hic kimse bol parali sponsor bulamamaktadir. Kasparov'un kurdugu alternatif organizasyonun kapisina kilit vurulali cok olmustur.

Altinci Perde (bugun)

Las Vegas'ta dunya sampiyonlugu maci yapiliyor. Saniyorum, bir gazinoda. Yuzden fazla satrancci davet edilmis, araliksiz maclar yapmislar, kalan otuziki kisi eleme usulu oynuyorlar. Maclar iki oyun uzerinden oluyor. Dusunme suresi tum mac icin yirmibes dakika, arti her hamle yapisinda on saniye zaman kazaniyorsun. Iki oyunda esitlik bozulmazsa dusunme sureleri giderek duserek, birisi kazanana kadar devam ediliyor. Beraberlikler devam ederse tum mac icin beser dakikaya kadar dusebiliyor sure.

Eleme turlari arasinda bosluk yok. En son iki kisi kalmis durumda. Bir tanesi finale ciktiniz, ne diyeceksiniz sorusuna alti gundur araliksiz mac yapiyorum, cok yorgunum, hic bir sey diyemeyecegim diye cevap vermis. Bu iki finalistten bir tanesinin ismini hic duymamistim. Oburunun adi biraz daha asina, ama herhangi bir basarisini da hatirlamiyorum. Aralarinda dort mac yapacaklar; uykusuna yenik dusmeyen yeni resmi dunya sampiyonu olmus olacak.

Bu heyecanli olayin, televizyonlarda, hak ettigi binde beslik ratingi alip alamayacagini, iki mac arasinda ponpon kizlarin gosteri yapip yapmayacagini bilemiyorum. Anladigim, yeni dunya sampiyonu (hangisi kazanirsa kazansin) rating listesine ilk yuzde yer aliyor olacak ki bence de oyle olmali. Bu sistem iyi. Gelecek sefere kesinlikle sampiyon piyangoyla belirlenmemeli. Ya da en azindan bilet alanlarin kurallari bilip bilmedigi tespit edilmeli. Diyecegim budur.

Disclaimer: Yazida isimleri gecen, Zukertort, Steinitz, Capablanca, Euwe, Alekhin, Botvinnik, Fischer, (Fischer'in yendigi) Spassky, Karpov ve Kasparov'un hepsi de son derece iyi satranccilardir.

-o-

Ana Sayfa